Kültürel Peyzaj Kavramının Tanımı, Van Kenti ve Çevresinden Örnekler
  1. Anasayfa
  2. Kavramlar

Kültürel Peyzaj Kavramının Tanımı, Van Kenti ve Çevresinden Örnekler

1
Reklam Sponsoru

Van tarihte farklı medeniyetlerin yurt olarak benimsediği, bölgede önemli bir hinterlanda sahip, göl kıyısında ve farklı ticaret ağlarının kesişiminde bulunan, sahip olduğu doğal güzellikler ve Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük gölü olan Van Gölü’nü bünyesinde bulundurması ile önemli bir ilimizdir. Şimdi ilimizde bulunan ve kültürel peyzaj ögesi olarak tanımlanabilecek alanlardan kısaca bahsedelim.

Kültürel Peyzaj

Hepimiz küçükken toprak ile uğraşmayı sevmişizdir. Toplanıp, bir arada kumdan kaleler yapıp sonrasında ellerimiz ile yaptığımız bu şaheserleri, diğer arkadaşlarımızdan korumaya çalışmışızdır. Bu olgu çocukluk çağımızdan itibaren içimize işlemiştir. Dünya üzerindeki farklı ülkeler de, sahip oldukları tarihten miras kalan bu eşsiz güzellikleri koruma altına almaya çalışmaktadır. Koruma konusunda dünya üzerinde çalışma yapan çeşitli kurum ve kuruluşlar yaptıkları araştırma, proje ve çalışmalarla korumanın ve sahip çıkmanın gelişmesi için uğraşmaktadır. Bu konuda öne çıkan kurum ve kuruluşlar, IUCN, UNSECO ve ICOMOS olarak sayılabilir. IUCN’e göre kültürel peyzaj tanımı şu şekildedir; “Kültürel, doğal kaynakları ve bu bağlamda yaban hayatı, evcil hayvanları içeren, tarihi bir olay ve bir etkinlikle birlikte olan ya da çeşitli kültürel ve estetik değerler sergileyen coğrafi alanlardır”. Bu tanım akla kültürel kaynakların doğal kaynaklar olmadan düşünülemeyeceğini getirmektedir. UNESCO ise kültürel peyzajı “Bilinçli olarak belli bir amaç ve işlev doğrultusunda insanlar tarafından tasarlanan alanlar; yani daha önce hiç dokunulmamış bir alanın tasarlanmış olan alanlarıdır”. olarak tanımlamaktadır. Hızla artan sanayileşme, enerji ve turizm alanındaki kontrolsüz gelişmeler, kentsel gelişmelerin iyi yönlendirilememesi ve doğal kaynakların sorumsuzca kullanılması gibi nedenler dolayısıyla bu alanlar koruma altına alınmaya başlanmışlardır. Bu alanların korunması ve gelecek kuşaklara özgün biçimleriyle aktarılması sürdürülebilir bir toplum hedefine ulaşmak açısından önem arz etmektedir.

Kültürel Peyzaj ve Türkiye 

Türkiye dünya miras listesinde çok sayıda alanı bulunurken kültürel peyzaj listesinden ise kültürel peyzaj örneği bulunmamaktadır. Bunun başlıca nedenleri ise;

  1. Kültürel peyzaj tanımının yapılmaması,
  2. Yapılan çalışmalarda disiplinler arası işbirliğinin kurulamamış olması,
  3. ICOMOS ve IFLA’nın önermiş olduğu içerik ve envanter analizlerinin çıkarılmamış olması,
  4. Ülke genelinde kamuoyu oluşturulamamış olması ve bu alanlara yönelik yasal düzenlemeler geliştirilmemiş
Bu yazı da ilginizi çekebilir:  Bonsai Bakımı ve Evinize Yakışacak 7 Bonsai Bitkisi

 olması şeklinde sıralanabilir.

1946 yılında kurulan ve 16 Kasım 1972 yılında “ Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme”  ile geçmişten günümüze ulaşmış insanların ortak mirası olan doğal alan, kültürel yapı ve geleneksel ögeleri koruma ve tanıtma görevini üstlenen UNESCO ülkemizden de önemli alanları listesine almıştır. UNESCO miras komitesi raporuna göre 2022 itibariyle 1154 alan Dünya Miras Alanı olarak UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer almaktadır. Türkiye 1982 yılında bu sözleşmeyi imzalamıştır ve ilk olarak 1985 yılında İstanbul’un tarihi alanları, Göreme Milli Parkı, Divriği Ulu Cami’si ile listede yer bulabilmiştir. Günümüzde Türkiye’den ikisi karma on yedisi kültürel olmak üzere 19 tescilli miras alanı bulunmaktadır.  Ayrıca sözleşmeye taraf devletler listede bulunmayan ama listeye girebileceklerini düşündükleri alanların envanterlerini UNESCO Dünya Mira Listesi’ne ileterek, bu alanların adaylık dosyaları Dünya Miras Komitesi’nce belirlenen kriterler ile tarihi, ekonomik, sembolik, felsefi, estetik ve kültürel özellikleri de dikkate alınarak değerlendirilmektedirler. Türkiye Dünya Miras Geçici Liste’sine 84 alanının adını yazdırabilmiştir. Bu liste son olarak 2020 yılında güncellenmiştir.

Van İlinde Bulunan ve Kültürel Peyzaj Ögesi Olarak Tanımlanabilecek Alanlar

Van tarihte farklı medeniyetlerin yurt olarak benimsediği, bölgede önemli bir hinterlanda sahip, göl kıyısında ve farklı ticaret ağlarının kesişiminde bulunan, sahip olduğu doğal güzellikler ve Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük gölü olan Van Gölü’nü bünyesinde bulundurması ile önemli bir ilimizdir. Şimdi ilimizde bulunan ve kültürel peyzaj ögesi olarak tanımlanabilecek alanlardan kısaca bahsedelim.

1. Akdamar Adası

Ada bugün Gevaş ilçesi sınırları içerisinde kalan, kara ile bağlantısı bulunmayan ve göl içinde yaklaşık 163.753 metrekarelik alana sahip olan önemli bir doğal ve tarihi bir alandır. Ada tarihine kısaca bakacak olursak bilinen en eski topluluk Rştuni sülalesidir. Ada içerisinde bulunan bugün Ortaçağ Ermeni sanatının en parlak eserleri arasında sayılan ve üzerinde çeşitli hayvan, bitki motiflerinin yanı sıra Kutsal Kitaptan alınma sahneler ile bezenmiş olup kilise kızıl andezit taşı ile inşa edilmiştir. Kilisenin mimari Kral I. Gagik’in emri ile kiliseyi inşa eden Mimar Manuel’dir. Kiliseyi önemli kılan bir başka unsur ise Kutsal Haç’ın bir parçasının Kudüs’ten İran’a kaçırıldıktan sonra haç parçasını korumak için bu kilisenin yaptırıldığı düşünülmektedir. Kilisede, Turizm ve Kültür Bakanlığınca 2005 yılında restorasyon çalışmaları başlatılmış ve 2007 yılında ise “Anıt Müze” olarak açılmıştır. 95 yıl aradan sonra 2010 yılında ayine açılan kilisede her sene yılda bir kez olmak üzere ayin yapılmasına izin verilmektedir. Akdamar Adası sahip olduğu doğal güzellikleri, kültürel ve dini yapıları ile her sene çok sayıda turistin ilgi odağı olmayı başarmış ve 2021 yılında adaya 134 bin 570 ziyaretçi çekerek, ada; her sene bir önceki seneden daha fazla ziyaretçinin uğradığı bir odak noktası olmaya başlamıştır.

Bu yazı da ilginizi çekebilir:  Su Kullanım Verimliliği Üzerine: Ürdün Permakültür Projesi
Van İlinde Bulunan ve Kültürel Peyzaj Ögesi Olarak Tanımlanabilecek Alanlar
Şekil 1 Akdamar Adası ve Kilisesi

2. Van Kalesi 

Van kalesi yaklaşık 2700 yıllık tarihi olan bir kale olmakla birlikte M.Ö 9.yüzyılda inşa edilmiş olan benzersiz ve etkileyici yapılardan birisidir. Anadolu’da ki en eski yapılardan biri olarak ön plana çıkar, kale inşasına M.Ö 840 yılında başlanmış ve M.Ö 825 yılında inşası tamamlanmıştır. Konum olarak Van gölünün yakınlarında ve bugünkü şehir merkezine 5 km kadar uzaklıktadır.

Civarındaki yerlerde ise 5 bin yıllık yerleşim yeri izlerine rastlamak mümkündür. Urartu Krallığı Van kalesi üzerinde 250 yıl kadar hüküm sürmüştür ve kalede Urartu eserlerine dair yazıtlara ulaşmak mümkündür. Kale Urartu Krallığı döneminde, dönemin kralı Sarduri tarafından yaptırılmıştır. Kale 1800 metre uzunluğa sahiptir ve kesme taş malzemesi ile yapılan kale burçlarını da barındırmaktadır. Kale’de Perslere ait olan yazıtlar da yer almaktadır. 

Van Kalesinde Urartu medeniyetinden kalan Sardur (Madır) Burcu, Analı-Kız açık hava tapınağı ile Menua ve II. Sarduri kaya mezarları, 1. Argişti, Kurucular, Bin Merdivenler ile ana kayaya oyulmuş sur duvarları ve sur duvar yatakları bulunmaktadır. Yukarı Kale, Süleyman Han Cami ve minaresi ile askeri amaçlı kurulan kerpiç ve taştan çeşitli yapılar, Osmanlı döneminden kalmıştır. Tahkimatı sağlayan beden duvarları, burçlar ve kuleler moloz taş, kerpiç ile kesme taş malzeme ile yapılmıştır. Ayrıca Kale ve çevresi 07.12.2020 tarihli bakanlık oluru ile “Doğal Sit – Nitelikli Doğal Koruma Alanı” olarak tescil edilmiş ve koruma altına alınmıştır.

Şekil 2 Van Kalesi ve çevresi

3. Hoşap Kalesi

Kültür ve Turizm bakanlığının yayınlamış olduğu en görkemli kaleler listesine adını yazdırabilmiş ayakta kalan kalelerden birisidir. Urartu devrine kadar uzanan tarihi ve Evliye Çelebi’nin Seyahatnamesinde kendine yer bulabilmiş olması, önemli bir kale olan Hoşap Kalesini vurgulamaktadır. Hoşap Kalesi bugünkü Van şehrine ortalama 50-60 km uzaklıkta, sınırları içerisinde bulunduğu Gürpınar ilçe merkezine ise yaklaşık olarak 40 km kadar uzaklıktadır. Hoşap suyunun kuzeybatısında sarp bir kaya üzerine kurulmuş olan kale, iç kale ile bu kalenin kuzeyindeki dış kale bölümünden oluşmaktadır. Geçmişi Urartu Devleti dönemine kadar uzanan kale, Osmanlı Devleti yönetimi altında bulunan Mahmudi Beylerinin yaptırmış olduğu şekliyle günümüze kadar gelmiştir. Kalenin batıya bakan ve özgün niteliklere sahip olan bozulmadan günümüze kadar az hasarlı şekilde ulaşabilmiş olan kapısı yer almaktadır. Kapı üzerinde yer alan kitabe Farsça olarak yazılmış ve bizlere kale yapısı ile ilgili bilgi vermektedir, ayrıca kapı üzerinde aslan kabartmaları da yer almaktadır. Kale içindeki eski hamam, cami, medrese, su sarnıcı, zindan ve odalarda tarihin izlerini görmek mümkündür.

Bu yazı da ilginizi çekebilir:  Tarihin Az Bilinen Halkı: Keltler ve Ağaçlarla İlişkileri
Şekil 3 Hoşap Kalesi ve Çevresinde Yer Alan Yapılar

4. Çavuştepe Kalesi

Van Gürpınar ilçesi Çavuştepe köyünde bulunan kale, Van merkezine 25 km, Gürpınar ilçesi merkezine ise yaklaşık 10 km mesafededir. Kale M.Ö. 764-734 tarihinde II. Sarduri tarafından yaptırılmıştır. Kale, Sardur’un şehri anlamına gelen “Sardurihinili” olarak adlandırılmıştır. Kale yukarı ve aşağı kale olmak üzere 2 bölüm şeklindedir. Yukarı da bulunan kale aşağıda bulunan kaleden 30 metre kadar yüksekte, içerisinde açık hava tapınağı ve Haldi tapınağı bulunmaktadır. Aşağı kale ise düzgün biçimde kesilmiş kalker bloklarıyla inşa edilmiş olan surlarıyla, doğrudan ana kaya üzerine oturmuş biçimdedir. İçerisinde çivi yazılı kitabe ile Tanrı İrmuşini adına inşa edilmiş tapınak bulunuyor. Tapınak Rizaitli kule tipine sahip tapınaklar arasında önemli bir yapıdır. Doğu tarafında yer alan kapısı ve bazalt taşlardan oluşan cephesi bulunmaktadır. Ayrıca doğudan batıya doğru sıralanmış olan ahır yapıları, tapınak saray binaları, depo binaları ve sarnıçlar bulunan kale son yıllarda yapılan kazı çalışmalarında yeni mezarlar bulunarak geçmişimize ışık tutmaya devam etmektedir.

Kale 08.04.2019 tarihli bakanlık oluru neticesinde “Doğal Sit-Nitelikli Doğal Koruma Alanı” ve “Doğal Sit-Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı” olarak tescil edilmiş ve koruma altına alınmıştır.

Şekil 4 Çavuştepe Kalesi ve Urartu Döneminden Kalma Çivi Yazılı Tablet

5. Halime Hatun Kümbeti

Van Gevaş ilçesi sınırları içerisinde bulunan kümbet, Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün girişimleriyle 2014-2018 yıllarını kapsayan bir dönemde restore edilmiştir. Üzerinde bulunan kitabeye göre, Saltuklu beyi Meliki İzzettin Saltuk tarafından 1335 yılında kızı Halime Hatun için yaptırılmıştır. Ahlatlı Pehlivan oğlu Esed inşa etmiştir. İlçedeki Selçuklu Mezarlığı’nın doğusunda yer almaktadır. İki katlı inşa edilmiş olan kümbet, onikigen gövdeli inşa edilen yapı, köşeleri pahlanmış kare bir kaide üzerine yapılmıştır. Düzgün kesilmiş taş malzeme ile inşa edilen ve külahı piramidal yapılı olan kümbet, tüm cephelerde şeritler halinde geometrik, bitkisel şekiller ile yazılardan oluşan süslemelere yer verilmiştir. 

Şekil 5 Halime Hatun Kümbeti

Yazı Kaynakları
http://www.van.gov.tr/akdamar-adasi
https://van.ktb.gov.tr/TR-76403/akdamar-adasi-ve-kilisesi.html
https://tvk.csb.gov.tr/van-kalesi-ve-cevresi-tescil-ilani-duyuru-411664
https://van.ktb.gov.tr/TR-76401/van-kalesi.html
https://www.hurriyet.com.tr/seyahat/van-kalesi-nerede-van-kalesi-tarihi-ozellikleri-ve-hakkinda-bilgi-41513577
https://van.ktb.gov.tr/TR-88270/cavustepe-kalesi.html
https://tvk.csb.gov.tr/van-ili-gurpinar-ilcesi-cavustepe-kalesi-tescil-ilani-duyuru-378443
https://van.ktb.gov.tr/TR-88269/gevas-halime-hatun-kumbeti.html
https://kvmgm.ktb.gov.tr/TR-44395/dunya-miras-gecici-listesi.html
Verity Campbell- Turkey - 2007 - 724 sayfalar

Peyzaja yeni bir bakış açısı getirmeye çalışan, eski tekniklerin aksine çağa ayak uydurup, tarihte anılacak eserler bırakmak isteyen bir peyzaj mimarı.

Yazarın Profili

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorumlar (1)

  1. 8 Eylül 2022

    Ellerinize sağlık, Van gibi değerli bir yeri harika anlatmışsınız.👍🏻

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir