Bilimsel anlamda ilk kez, yaklaşık 200 yıl önce Alman coğrafyacı Alexander von Humboldt tarafından “bir arazi parçasının tüm karakteristik özellikleri” olarak tanımlanan peyzaj kavramı üzerine, zaman içerisinde farklı yorumlamalar getirilmiştir (Farina, 2006; Turner et al., 2001).
Peyzaj, bir görüş çerçevesi içine girebilen tabii doğal ve kültürel varlıkların bir arada meydana getirdikleri görünüştür (Aran, 1965). Peyzaj gerek bireysel, gerekse toplum olarak insan ile doğa arasındaki karşılıklı etki sonucunda gelişir ve değişme gösterir.