Cahar bağ Nedir?
İlk çağ İran uygarlığında görülen standart bahçe planıdır. Dört parçalı planın her kısmının ortasında bir havuz bulunmaktadır. Bu şekilde tasarlanan, birbirinden farklı uzunluktaki iki aksın kesişmesi ile meydana gelen, su kanallarının olduğu bahçe planlarıdır.
Bu tanımın ötesinde planlamaya sahip olan ‘Cahar Bağ’ irdelendiğinde özgünlüğüyle, şifalı bitki bahçeleriyle, tapınaksal havası ile dini kimliği oluşturacak öğeleri ile, kesiştiği noktaya sürükleyen yolları ile dikkat çekici olmuştur.
Cahar Bağ Özellikleri
Toplum ilişkileri, iklim ve beşeri ihtiyaçlar bahçe tasarımının şekillenmesinde etkili önemli faktörlerdendir. Manastır kültürüyle avlu içerisinde bahçe tasarımlanmıştır. Diğer bahçelerden farklı olarak il göze çarpan bitkiler şifalı bitkilerdir. Bitkiler simetrik olarak yerleştirilmektedir. İran bulunduğu iklim kuşağından ötürü, bahçe tasarımında tercih edilen bitkiler herdem yeşil, bahçeyi her zaman canlı tutacak, meyvelerinin de bulunduğu bitkilerdir. Bunlardan bazıları: Phoenix dactylifera (hurma), Punica granatum(nar), Prunus avium(kiraz), Musa acuminita(muz), Acacia spp.(akasya türleri), Trachycarpus fortunei(yelpaze palmiyesi).
Bitkilerin temel ihtiyacı olan suyun İslam’da birçok karşılığı vardır. İslam bahçe sanatı olan ‘Cahar Bağ’ da yansıtıldığı kısmı ile; suyun dinginlik, huzur verici ve canlılara yaşam kaynağı olduğunu hissettirmektir amaçtır.
Karmaşık olmayan düz yollar birbirine bağlantılıdır. Labirent gibi kopmayan çizgi üzeredir. Döşemeler tasarımda kullanılan diğer ögeleri(havuz,bitki,çeşme vs.) ön plana çıkaracak şekilde yerleştirilmektedir. Yolun sürükleyici hissi, kanallarda akan suyun sesi ve ağaçların serinliği gezinti yapmak için hoş ortam oluşturmaktadır. İnanç ile bağlantılı olarak tasarlanılan bu bahçe huzur verici, rahatlacı etkiye sahiptir.
Dünyadaki en güzel ve çarpıcı örneği, Babür İmparatorluğunun 5. hükümdarı Şah Cihan‘ın ölen eşi işin yaptırdığı Tac Mahal’in anıt kabrinin içerisindeki ‘Cahar Bağ’ bahçe tasarımıdır.
Bu yazıyı beğendiyseniz Babil’in Asma Bahçeleri isimli yazımızı da okumanızı öneririz.
Editör’ün Notu