Bitkiler Hisseder mi? Bitkilerin Duyu Organları
  1. Anasayfa
  2. Bilim

Bitkiler Hisseder mi? Bitkilerin Duyu Organları

0
Reklam Sponsoru

Bitkiler hisseder mi? Bitkilerin de insanlar gibi görüp, koklayıp, duyup hissedebildiğini hiç düşündünüz mü? Kendi aralarında ne konuşuyor olabilirler? Bu soruların cevabını Daniel Chamovitz Bitkilerin Bildikleri kitabında vermiş. Benim çok ilgimi çektiği için sizlerle paylaşmak isterim. Dünyaya bitkilerin gözünden bakmamı sağladı bu kitap. Eminim ki sizin de okuduktan sonra bitkilere karşı bakış açınız değişecektir.

Bitkiler Görür mü?

Bitkilerle sürekli iç içeyiz aslında. Dışarı çıktığımızda, bir sokaktan geçerken, parkta yürürken… Beton yığınlarıyla dolu yaşadığımız şehirlerde bile iç içeyiz bitkilerle. Peki bitkiler insanların farkında mı? Bu sorunun cevabı koca bir EVET. İnsanların kim olduğunu bilemezler elbette ama ona yaklaşan biri olduğunu veya ona dokunduklarını anlayabilirler.  Bitkiler de insanlar gibi ışığı görürler. Gözleri olmasa da gövdeleri ve yapraklarında bulunan fotoreseptörler ile görürler.

Daha da ilginci bitkiler gelen ışığın mavi mi kırmızı mı olduğunu, uzaktan mı yakından mı geldiğini görebilirler. Ayrıca ışığın geldiği yönü, yoğun veya sönük olduğunu ve ışıkların ne zaman kapandığını da bilirler. Geceyi, gündüzü ve mevsimleri de ayırt edebilirler.

Charles Darwin oğlu ile yaptığı bir deneyde bitkilerin hemen hepsinin ışığa yöneldiğini göstermiştir. Deney bir kanarya otunu günlerce karanlık bir odada tutmalarıyla başlamıştır. Daha sonra çok kısık ayarlı bir gaz lambasını aynı odaya koyduklarında bitkinin bu loş ışığa yöneldiğini gözlemlemişlerdir. Bitkilerdeki görme duyusunu daha iyi anlamak için hepimizin ilkokulda yapmış olduğu bir deneyi hatırlatmak isterim. Fasulye tanesi çimlendirme deneyi. Dolapta büyüyen fasulyeler uzun, zayıf ve sarı olurken, okul bahçesindekiler kısa ve yeşil olurlardı. Bu da bize bitkilerin ışığa yönelmek için uzadığını göstermektedir.

Bu yazı da ilginizi çekebilir:  Pandemi Koşullarına Uygun Lotus Oyun Donatısı

Bitkilerin görmesi insanların görmesinden daha karmaşıktır. Işık onlar için besin demektir. Işıktan yararlanarak su ve karbondioksiti çeşitli şekerlere dönüştürürler. Bitkiler hayvanlar gibi hareket edemeyecekleri için ışığın nerede olduğunu bilip oraya yönelmek zorundadırlar. Bitkilerin zorlu görevleri vardır ki onlar, gölgede olup olmadıklarını, başka bir bitkiye doğru eğilip eğilmediklerini bilmek zorundadırlar.

Bitkiler Koku Alırlar mı?

Peki bitkiler koku alırlar mı? Botanikçi Daniel Chamovitz bitkilerin koku alabildiğini ama bunun insanlarınkinden farklı olduğunu söylüyor. Bitkiler diğer bitkileri koklayabilir ve başka bir bitkinin bir böcek tarafından yendiğinin kokusunu alabilir. Kendisini de bu tehlikeye karşı koruyabilir. Koku almak için burun organına ihtiyaçları yoktur. Koku reseptörleri koku almak için yeterlidir. Bitkilerin koku alabildiğini küsküt bitkisini kullanarak anlamış bilim insanları. Küsküt diğer bitkilerin aksine kendi besinini üretemeyen bir bitkidir. Yapılan araştırmalarda küskütün domatese yöneldiği görülmüştür. Hatta domates yerine domates parfümü kullanıldığında da aynı sonuç görülmüştür. Bu deneyde domatesin kullanılma sebebi ise domatesin karmaşık bir kokusunun olmasıdır.

Kitapta bana ilginç gelen başka bir konu ise bir bitki tehlike anında çevresindeki bitkilere uyarıcı sinyaller göndererek uyarabilir. Diğer bitkiler bunun kokusunu alıp kendilerini gelecek olan tehlikeye karşı hazırlayabilirler. Yani bitkiler birbirleriyle sürekli haberleşiyorlar diyebiliriz.

Bitkiler Dokunmayı Hissedebilirler mi?

Bitkiler hisseder mi? Bitkiler bir tırtılın ayak sesleri gibi ufak bir dokunuşu hissedebilirler. Ancak acıya karşı bir savunma mekanizmaları yoktur. Sinir sistemleri ve beyinleri olmadığı için biyolojik olarak acı hissetmezler. Bitkilerin kendilerine dokunulduklarını hissetmeleri huzursuzluk verici. Sıcağı, soğuğu ve rüzgarı hisseder bitkiler. Örneğin venüs sinek kapanı yaprağına konan sineği hissedip buna bir tepki olarak yapraklarını kapatır. Darwin bu bitkiye dünyanın en muhteşem bitkilerinden biri demektedir.

Bu yazı da ilginizi çekebilir:  Topiary Sanatı İle Düzenlenmiş Dünyaca Ünlü 5 Bahçe

Vadilerdeki uzun boylu ve çok dallı bir ağacın, dağlık bir alanda normal bir boyda ve daha az dallı olduğu gözlemlenmiştir. Bu da ağacın hayatta kalmak için rüzgara karşı verdiği tepkinin aktif olduğunu gösterir. Öyleyse bitkilerin bulundukları ortama adapte oldukları söylenebilir.

Diğer bir örnek ise hepimizin aşina olduğu küstüm otu. Süs bitkisi olarak yetiştirilen küstüm otunun yaprakları dokunmaya karşı çok hassastır. Bir tane yaprağa dokunulması hepsinin kapanması için yeterlidir. Bitkiler çok fazla temas sevmezler aslında. Bir bitkiye çok fazla dokunulduğunda büyümeyi bırakmasından anlayabiliriz bunu.

Bitkiler Duyabilir mi?

Peki bitkiler hangi müziği dinlemeyi tercih ederler? Bitkiler tabi ki insanlar gibi duyamaz, hatta duyma yetileri yoktur. Bitkilerin sağır genleri vardır.  Bitkilerin hayatta kalmak için duymaya ihtiyaçları yoktur. Onların duyabildikleri ya da hissedebildikleri ultrosonik sesler vardır. Mesela bir böceğin kanadının sesi ultrasonik bir sestir. İnsanlar bu sesleri duyamazlar. Sanılanın aksine müzik sesi bitkiler için etkisizdir. 

Bitkilerde Beş Duyunun Ötesi

Çoğu insanın bilmediği ama insanlarda da var olan diğer bir duyu iç algı. Bitkilerin kökleri aşağı doğru, sürgünleri yukarı doğru büyür. Peki bitkiler nerenin aşağı nerenin yukarı olduğunu nasıl anlarlar? Bitkiler dallarının nerede olduğunu, köklerinin nasıl ekildiğini bilirler. Darwin yaptığı bir deneyde gözlemlemiştir ki, yerçekimi bitkinin köklerinin aşağı doğru büyümesini sağlar. Sonuç olarak bitkilerin de insanlar gibi olmasa da duyuları vardır. Gelecek tehlikeleri fark edip kendilerini korumaya odaklanmaktadırlar.

Yüz çiçeğe dokunacak ve birini bile koparmayacağım.

Edna St. Vincent Millay

Bu yazımda Bitkiler hisseder mi? sorusunu cevaplandırmaya çalıştım. Bir sonraki yazımızda ilgi çekici başka bir konu ile görüşmek üzere.

Bilkent Üniversitesi Kentsel Tasarım ve Peyzaj Mimarlığı

Yazarın Profili

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir