İstanbul’da Gösterişli Bahçeler için En İyi 10 Ağaç Türü ve Özellikleri
  1. Anasayfa
  2. Bitki Seçimi

İstanbul’da Gösterişli Bahçeler için En İyi 10 Ağaç Türü ve Özellikleri

0
Reklam Sponsoru

Bahçe sahibi olmak, doğanın güzelliğini evinize getirerek sakin bir ortam yaratmanın harika bir yolu olabilir. Ancak bahçenizde nasıl bir bitki seçeceğinizi seçerken birçok faktörü göz önünde bulundurmanız gerekiyor. Bu yazıda İstanbul’daki bahçeler için en iyi peyzaj bitkilerinden bahsedeceğiz. Bu bitkiler hem şehir iklimine hem de bahçe sahiplerinin bakım ve sulama zorluklarına uygun olacak.

1. Erguvan Ağacı – Cercis siliquastrum

Doğal olarak Güney Avrupa, Akdeniz kıyıları ve Türkiye’de yetişen Erguvan Ağacı, Orta Avrupa’da sadece 6-8 metre boyunda iken, burada 10 metreye kadar büyüyebilir. Yuvarlak çatısı olan bir ağaç ya da çalıdır. Kabuğu ince levhalar halindedir ve kahverengi ya da kahverengimsi siyahtır. Genç sürgünler kırmızımsı kahverengidir. Yaz aylarında yaprakları deri gibi parlak, almaçlı dizilmiş, daire şeklinde ve 10-13 cm uzunluğundadır. Yaprak tabanı geniş yürek biçimindedir. Üst yüzü koyu mavimsi yeşil, alt yüzü ise açık yeşildir. Yaprak sapları ve damarları kırmızı renklidir. Nisan ve Mayıs aylarında açan, 2 cm uzunluğundaki purpurpembe (erguvani) renkli çiçekleri, baharı müjdelendirir. Gövdede ve kalın dallarda, yapraklanmadan önce 4-6’sı (6-10’u) bir arada açar. Bu görünümü ile oldukça dekoratiftir. Ağustos ayından itibaren 12 cm uzunluğunda, yassı, kahverengi baklaları olgunlaşır ve kış aylarında bitki üzerinde kalır.

Bu bitki, bol güneş alan veya yarı gölge, korunaklı ve sıcak yerlerde yetişebilir. Kuru ve taze topraklarda, hatta kireçli ve balçık topraklarda bile büyüyebilir. Kent iklimine dayanıklıdır ancak genç bitkiler donlara karşı hassastır. Uzun süren sıcak ve kurak hava koşullarından etkilenmez ve hemen hemen hiçbir bulaşıcı enfeksiyona maruz kalmaz. Bu bitki, çok dekoratif olduğu için soliter veya küçük gruplar halinde kullanılabilir. Akdeniz ikliminin hüküm sürdüğü bölgelerin dışında, özellikle kuzey bölgelerimizde, sıcak ve korunaklı yerlerde gayet iyi yetişebilir.

2. Sedir Ağacı – Cedrus atlantica

Atlas Sediri, Kuzey Afrika’da Cezayir ve Fas’ta bulunan Atlas Dağları’nın 1000 metre yüksekliğinden orman sınırına kadar olan alanlarda doğal olarak yetişen bir türdür. Bu ağaç türü, yaklaşık 30-40 metre boyunda ve tepe tacı genişliği 6-8 metre olan piramidal formda bir ağaçtır. Genç fidanlar dik olarak büyür ve dallar, gövdeye dar bir açıyla bağlanır; tepe çatısı seyrek dallıdır. Kabuğu koyu gri renkte ve çatlaklıdır, plakalar dökülebilir. Genç sürgünleri tüylüdür ve iğne yaprakları 25 mm uzunluğunda olup, genellikle mavi ya da mavi-yeşil renktedir. Bir rozet içindeki iğne yaprak sayısı 40-50 kadardır. Kozalakları 5-7 cm uzunluğunda, 3.5 cm genişliğinde fıçı şeklinde, parlak ve açık kahverengi renktedir ve olgunlaşması 26 ay sürer.

Atlas Çamı, Akdeniz ikliminin hakim olduğu bölgelerde, kalkerli ve gevşek topraklarda iyi gelişir. Ancak, şiddetli soğuklara karşı hassastır ve çok soğuk dönemlerde iğne yapraklarını dökebilir. Ancak, ilkbaharda yeniden yapraklanır. Bu ağaç türü, park ve bahçelerde soliter olarak kullanılmak için çok dekoratiftir.

3. Leyland Melez Servisi – Cupressocyparis leylandii “Gold Rider”

Leylandii sarı yapraklı servi ağacı kültivarı, Hollanda’da 1980’lerde geliştirilmiş bir bitki türüdür. Bu bitkilerin boyu 10 metre kadar olabilmekte ve taç genişliği yaklaşık 5 metre civarındadır. Bu bitkiler, 10 yıl içinde 3 metre kadar büyüyebilirler ve sütun ya da piramit şeklinde görünüme sahiptirler. Pul yaprakları andıran dallarının uç kısımları altın sarısı renkte iken, iç kısımları kirli beyaz yeşil renktedir. Sarı yapraklı Leylandii servisi, diğer tüm Leylandii servisleri arasında en değerlisi olarak kabul edilir. Bu bitkiler hızlı bir şekilde büyürler ve sık dallı ve yapraklı bir sütun formu oluştururlar. İlkbahar aylarında ince dalları bronz sarı renge sahip olabilirler. Olgunlaştığında, bitkiler parlak altın sarısı bir renk alır ve bu nedenle güneş ışınlarına en fazla dayanabilen çeşittir. Boyu uzun canlı çitler veya rüzgâr şeritleri için çok önemlidirler ve rüzgâr ve kuraklık gibi olumsuz hava koşullarına toleranslıdırlar. Ayrıca, yaban hayvanları tarafından yenilmeleri zordur.

Bu yazı da ilginizi çekebilir:  Tiny House: Bahçedeki Küçük Ev

4. Oya Ağacı – Lagerstroemia indica

Dogu Asya’da özellikle Çin ve Japonya’da doğal olarak yetişen İspanyol Leylağı, tropik ve subtropik bölgelerde ve Akdeniz ülkelerinde süs bitkisi olarak yetiştirilmektedir. Ülkemizde de oldukça popüler olan bu bitki, güzel çiçekleri nedeniyle sıkça tercih edilmektedir. Boyu 6-7 metre arasında değişen bu ağacın tepe tacı genişliği ise 3-5 metre kadardır. Halk arasında “Oya” ya da “İspanyol Leylağı” olarak da bilinmektedir.

İspanyol Leylağı yuvarlak formlu ve kısa boylu bir ağaçtır. Gövde kabuğu ince ve düzgün, pembemsi kahverengidir. Sürgünleri açık pembe-bej renktedir ve dört köşeli ve tüysüzdür. Yaz aylarında yeşil yaprakları almaçlı şekilde dizilmiş, kısa saplı, eliptik veya yumurta biçiminde ve 2-7 cm uzunluğundadır. Üst yüzleri parlak yeşil ve tüysüz, alt yüzleri ise damar boyunca tüylüdür. Yaz başında açan çiçekleri genellikle mor ve beyaz renklerde olup, dik, başak formlu ve terminal durumlu olarak 4-20 cm uzunluğunda çiçek kurulları oluştururlar. Meyveleri nohut büyüklüğünde kapsüllerdir.

Tropik ve subtropik bölgelerin yanı sıra, ılıman bölgelerde de rahatlıkla yetişebilen İspanyol Leylağı, güneşli ve sıcak yerleri sever. Nemli ya da kuru topraklarda da başarılı bir şekilde gelişebilir. Kent içinde park ve bahçelerde, dar yollarda yol ağacı, grup ve kitle bitkilendirmelerinde ya da tek başına soliter olarak kullanılabilir. Budaması erken ilkbaharda yapılırsa daha fazla çiçek açar.

5. Defne Ağacı – Laurus nobilis

Defne ağacı, yıl boyunca yeşil kalan bir bitkidir ve bahçenizde mükemmel bir dokunuş sağlar. Ayrıca, bakımı kolay ve oldukça dayanıklıdır. Bahçenizde daha özel bir bitki arıyorsanız, defne ağacı tam size göre olabilir.

Defne ağacı doğal olarak Güneydoğu Avrupa’da ve Türkiye’de yetişen bir bitkidir. Boyu 5 ila 15 metre arasında değişir ve tepe tacı genişliği 5 ila 12 metre arasındadır. Bazı zamanlar boyu çalı şeklinde, bazen de ağaç şeklinde olabilir. Dik bir şekilde büyür ve dalları oldukça sık bir yapıya sahiptir. Her daim yeşil olan yaprakları sert, ters ve uzun mızrak biçiminde olup, kenarları dalgalıdır ve her iki ucunda incelmiş gibi görünürler. Yaprakları sadece dekoratif değil, aynı zamanda aromatiktirler ve parfüm, likör ve yiyeceklere aroma vermek için çeşitli mutfaklarda kullanılırlar. İki evciklidir ve Nisan ayında çiçeklenirler. Krem rengi çiçekleri çok dikkat çekici değildir. Olgunlaşma döneminde siyah renkli meyveler oluşur. Şiddetli ve sık budamalara karşı oldukça dayanıklıdır ve istenilen şekil verilebilir. Her türlü toprak şartlarında yetişebilir ve hatta kuru topraklarda bile gelişebilir. Deniz tuzu ve kent içindeki hava kirliliğine karşı oldukça dayanıklıdır. Kuzey ülkelerinde iç mekanlarda ve törenlerde saksılarda da yetiştirildiği gözlemlenmiştir.

6. Akdeniz Servisi – Cupressus sempervirens

Akdeniz servisi, İstanbul’un sıcak yaz aylarında harika bir bitkidir. Bahçenize mükemmel bir manzara sağlar ve bakımı oldukça kolaydır.

Pelopones, Girit ve Rodos adalarından başlayarak doğal olarak yetişen sütun formundaki ağaçlar, Akdeniz Çukuru’nun doğusunda Güney Anadolu, Kıbrıs, Lübnan, Suriye ve Filistin’den Kuzey İran’a kadar uzanan geniş bir bölgede gözlemlenebilir. Bu ağaçların boyu 20-30 metre olup tepe tacı genişliği 2 metredir. Akdeniz Servisi Dalları dik vaziyette yukarıya doğru uzanırken bazen de dalları yatay uzanan piramidal formlu ağaçlar şeklinde görülebilirler. Gövde kabuğu koyu gri renkte, uzun çatlaklı, şerit ve lifler halinde parçalanmıştır. Sürgünleri yuvarlak ve uç kısma doğru daha ince olup yaklaşık 0.7-1 mm çapındadır. Pul yaprakları baklava biçiminde ve yaklaşık 1 mm uzunluğundadır. Koyu yeşil renkte olmalarına rağmen reçine bezeleri oldukça belirgin değildir. Kozalakları ise tek tek ve kısa sürgünlerin ucunda yer alır. Kozalak pulları genellikle 6-12 adettir ve düz ya da ortasında çok küçük bir diken bulunur. Taze kozalaklar yeşil ya da zeytin yeşilidir ancak daha sonra parlak kahverengi bir renge dönüşürler. Bu ağaçlar, Akdeniz ikliminin hakim olduğu yerlerde oldukça yaygındır ve genellikle kutsal mekanlar ve mezarlıklarda iyi gelişmiş örneklerine rastlanabilir. Toprak istekleri az olmasına rağmen kireçli-taşlı topraklarda da iyi yetişebilirler. Kuraklığa dayanıklı olsa da şiddetli kış soğukları ve kar baskınlarına karşı duyarlıdırlar. Rüzgara karşı dayanıklı olmaları nedeniyle perde yapımı için oldukça uygunlardır ve makasla budanarak şekil verilebilirler.

Bu yazı da ilginizi çekebilir:  Geçmişi Yansıtmayan Hatalı Restorasyonlar

7. Manolya Ağacı – Magnolia grandiflora

Doğal olarak Kuzey Amerika’da yetişen bir ağaçtır. Kuzey Karolina’dan Florida’ya ve Teksas’a kadar geniş bir yayılıma sahiptir. 20-30 metre boyunda, geniş bir tepe tacına sahip, sık dallı, piramidal şekilli ve her daim yeşil olan bir ağaç türüdür. Gövdesinin kabuğu genç yaşta düz ve pürüzsüz, yaşlandıkça gri-kahverengi tonlarında ve hafifçe çatlaklı hale gelir. Genç sürgünler pas renginde tüylüdür, bazıları tüysüz ve pürüzsüzdür, bazıları ise yaşlandıkça tüysüz hale gelir. Yaprakları her daim yeşil, almaçlı ve tek yapraklıdır. Yapraklarının üst yüzü parlak koyu yeşil, alt yüzü pas rengindedir ve tüylüdür. Kremsi beyaz renkteki çiçekleri 17.5-20 cm genişliğinde ve 6-12 taç yapraktan oluşur. Kokusu oldukça güçlüdür ve ilkbahar sonu veya yaz başında açar. Kozalakları silindirik biçimlidir, 7.5-10 cm uzunluğundadır ve erguvani kırmızı renktedir. Kırmızı parlak tohumları Eylül-Ekim aylarında olgunlaşır ve ip şeklindeki parçacıklara asılı vaziyette aşağı sarkar.

Manolya ağacı, en iyi yetişme koşullarını güneşli ve yarı gölgeli yerlerde sağlar. Gevşek, nemli, asitli topraklarda iyi gelişir, tuz oranı yüksek olan topraklarda da yetişebilir. Ancak, sığ kök sisteminden dolayı derin dikim yapıldığında iyi gelişmez. Fidanlıkta veya saksıda iyi gelişen örnekler ağır, sıkışık ve drenajı az olan topraklarda dikildiğinde iyi gelişmez ve bodur bir hal alır. Ayrıca, yaprak dökmeyen özelliği nedeniyle bakımı oldukça zordur.

Bu ağaç türü, avlularda, yollarda süs ağacı olarak veya gölge ağacı olarak dikilir. Büyük, parlak yaprakları ve kokulu beyaz çiçekleri, dekorasyon ve çiçek aranjmanlarında kullanılır. Ancak, bakımının zor olması nedeniyle tercih edilmesi, özellikle bahçe sahipleri için zorluk oluşturabilir.

8. Doğu Çınarı – Platanus orientalis

Çınar ağacı doğal yayılımı Güneydoğu Avrupa’dan Batı Asya’ya (Himalayalara) kadar olan geniş bir bölgede bulunan bir ağaç türüdür. Ülkemizde akarsu yatakları, çeşme ve kaynakların bulunduğu yerler gibi farklı bölgelerde yetişir. Boyu 25-30 metre civarındadır ve kalın güçlü dalları yukarıya ve yanlara doğru uzanır. Bu dallar, geniş ve yüksek, yuvarlak bir tepe çatısı oluşturur. Tek başına bulunduğu yerlerde tepe çatısının genişliği 20-25 metre olabilir ve gövde çapı da 5 metreden fazladır. Kabuğu, gri ve yeşilimsi beyaz renkleri arasında değişen kalın ve sağlam bir gövdeye sahiptir. Gövdenin dallara kadar olan kısmı genellikle kabuklu olup kabuk yavaş yavaş küçük pulcuklar halinde dökülür. Bu özelliği sayesinde batı çınarından kolayca ayırt edilebilir.

Yazın yeşil yaprakları almaçlı dizilmiş ve 15-30 cm genişliğindedir. Yaprakları 5-7 lobludur ve lobları derin oyuntulu kenarları düz veya kaba dişlidir. Yaprakların üst yüzeyi parlak ve açık yeşildir. Mayıs ayında sarı yeşil çiçekleri top şeklinde başçıklar halinde açar. Meyveleri dikenli kahverengi küre şeklindedir ve 2-2.5 cm çapındadır. Bileşik meyveleri 2-6 tanesi uzun bir sap üzerinde yer alır ve kış aylarında da bitki üzerinde kalır.

Bu ağaç türü, ılıman iklim bölgelerinde, tam güneşli veya yarı güneşli alanlarda, derin ve yeterince nemli, nötr veya çok alkali toprakları tercih eder. Genel olarak lokal iklim koşullarına kolaylıkla uyum sağlar. Genç bitkiler donlara karşı biraz hassas olmasına rağmen sıcağa karşı çok dayanıklıdır. Ağaç, yollar ve parklar için ideal bir seçimdir ve güçlü, ihtişamlı görünümüyle park ve bahçelerde iyi bir kitle, gölge ve yol ağacı olarak kullanılabilir. Ayrıca tek başına da kullanılabilir.

Bu yazı da ilginizi çekebilir:  Ödüllü Otopark Projesi: Park 'N' Play -Arabanı Park Et Ve Oyna

9. Fıstık Çamı – Pinus pinea

Fıstık çamı Akdeniz çevresinde doğal olarak yetişen bir ağaç türüdür. Ülkemizde Ege ve Akdeniz bölgeleri dışında Karadeniz bölgesinde de sınırlı bir yayılış gösterir. Boyu 25 metre olan bu ağacın tepe tacı genişliği ise 10-15 metre arasındadır. Gençlik döneminde yuvarlak şekilli olan ağaç, sonradan tepe tacını genişletir ve hafifçe kubbemsi bir görünüme kavuşur. Ağacın yatay ve yukarı doğru uzanan dalları şemsiye şeklindeki tepe çatısı ile diğer çam türlerinden rahatlıkla ayırt edilebilir. Gövdesi düzgün, kırmızımtırak-gri renkli ve kalın kabuğu düzensiz derin çatlaklıdır. Sürgünleri önceleri koyu yeşil, sonraları sarımsı kahverengiye dönüşür. Tomurcukları oval ve reçinesizdir, 6-12 mm uzunluğunda olup, uçları sivridir. Tomurcuk pullarının uçları geriye doğru kıvrıktır. İğne yaprakları parlak yeşil renkte olup, kenarları dişlidir. Yapraklar, 10-15 cm uzunluğunda, 2’li kalın kenarları ince dişli, sert ve hafifçe dönmüştür ancak batıcı değildir. Yapraklar ağaç üzerinde yaklaşık 3 yıl kalır.

Kozalakları 8-12 cm uzunluğunda yumurtamsı bir şekle sahiptir ve olgunlaşmadan önce yeşildir, daha sonra parlak kırmızımsı kahverengiye dönüşür. Kozalaklar 50-100 tohum taşır ve 2-3 yılda olgunlaşarak tohumları dağıtır. Tohumlar, 15-20 mm uzunluğunda, 5-8 mm genişliğinde kalın kabuklu ve çok küçük kanatlıdır. İç kısmındaki çam fıstığı yenilebilir.

Sıcak ve kurak iklimlerin tipik ağacıdır ve güneşli yerleri sever, ancak gölgeye de bir miktar dayanıklıdır. Rüzgara ve kirece tolerans gösterirken donlara karşı duyarlıdır. Toprak isteği azdır ve güçlü kazık kök sistemiyle hızlı büyür. Çevre ve peyzaj düzenlemeleri için önemlidir. İyi bir gölge ağacıdır ve kumulların stabilizasyonunda önemli rol oynar. Yol ağacı olarak ya da tek başına kullanılabilir.

10.  Küçük Yapraklı Ihlamur – Tilia cordata

Orta Avrupa’nın alçak kesimlerinde ve Alpler’in 1500 metre yüksekliğine kadar olan bölgelerinde doğal olarak yetişen küçük yapraklı ıhlamur, yaz aylarında sıcak ve nemli ormanlarda ile meşe gürgen ormanlarında yeşil olarak büyür. Orta derecede kuru veya nemli, humus açısından zengin, sığ veya derin, az asidik ya da alkali killi topraklarda doğal olarak yetişebilir.

Bu boylu ağaç, 18-25 metre uzunluğunda, piramidal formda, sık dallı, geniş bir tepeye sahip ve yaşlandıkça kubbemsi bir şekle dönüşür. Tek başına açık alanlarda yetiştirilirse, dalları olgunlaştığında yukarı doğru uzanır ve aşağı sarkar. Sürgünleri başlangıçta kırmızı kahverengi olup, gölgede kalan kısımları açık kahverengi ve daha sonra bakır kahverengiye dönüşür. Tomurcukları, 6 mm boyutunda ve genellikle görülebilir pullarla kaplı olan 7 mm büyüklüğündedir.

Ihlamur Ağacı yaprakları yazın yeşil, almaçlı, ters yürek biçiminde veya yuvarlak formlu, 3-10 cm uzunluğunda ve genişliğindedir. Yaprakların üst yüzü koyu yeşil, hafif konveks, alt yüzü mavimsi yeşil ve orta damarın üzerinde kırmızı kahverengi tüyler bulunur. Sonbaharda sarı renk alır ve canlı bir sarı tonu vardır.

Küçük yapraklı ıhlamurun çiçekleri sarı beyaz ve şemsiye şeklindeki çiçek kurullarında bulunur. Tatlı bir kokuya sahiptir ve Temmuz ayının başında çiçeklenir. Yumurta biçiminde veya yuvarlak olan meyveler, ince bir kabukla sarılmıştır ve üzerinde çıkıntılar bulunur.

Kazık kök sistemi ilk 7-8 yıl içinde gelişir ve daha sonra güçlü, asimetrik, sığ bir kök sistemine dönüşür. Genellikle yatay olarak uzanan çok yoğun kılcal köklerin hakim olduğu bir kök sistemi vardır. Meşe, akçaağaç, gürgen, kayın ve karaağaç gibi diğer ağaçlardan daha sık bir kök sistemi vardır.

Küçük yapraklı ıhlamur, güneşli ve kısmen gölgeli yerlerde daha iyi gelişir ve orta derecede kuru, nemli, besin maddesi bakımından zengin, az asidik ve alkali topraklarda yetişir.

Bu yazıda, İstanbul’daki bahçeler için en iyi 10 peyzaj bitkisinden bahsettik. Bu bitkiler, şehir iklimine uygun olduğu gibi bakımı ve sulama zorluklarına da uygunlardır. Bu bitkileri bahçenize dikerek doğanın güzelliğini evinize getirebilirsiniz.

Yazı Kaynakları
İstanbul Ağaç A.Ş. Bitki Katalogu

Peyzaj Mimarlığı Doktora Öğrencisi. Peyzax'ın kurucu ve idarecisi. Bilim, Sanat, Felsefe ile ilgileniyor.

Yazarın Profili

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir