Hızlı Git

Bourtange kasabası; tarihi bir hazine. Groningen eyaletinde, Hollanda’nın kuzeydoğusunda yer alan, kuşbakışı bakıldığında yıldız şeklini andıran bir kale kasabası aslında Bourtange. Bourtange, bir şehir olarak bilinse de aslında bir kasaba ve şu an ise bu kasabada 400’den fazla kişi yaşamaktadır. Günümüze kadar tarihi dokusunu korumuş ve bize geçmişe dönme imkanı sağlar. Bourtange’ın eşsiz peyzajı ve mimarisi ile ziyaretçilerine büyülü anlar yaşamasına olanak sağlamaktadır.
KONUMU ve KURULUŞU
Biraz kasabanın konumundan bahsedelim. Kasaba, düz Hollanda kırsalında konumlanmış olup, yeşil arazilerle çevrilidir. Tipik düzlükler, çayırlar ve tarım alanları ile karakterize edilmiştir. Kasaba bu doğal peyzajın içerisinde yer almaktadır ve surlarla çevrili olduğundan dolayı ise “kale kasabası” olarak bilinmektedir. Surlarla çevirili olmasının nedenine kısaca değinelim. Kasabanın inşası, William the I of Orange’ın emriyle 1593 yılında gerçekleşmiş ve kasabanın oluşturulmasındaki asıl amaç ise, 80 yıl Savaşı döneminde İspanyolların kontrolü altında olan Graningen şehri ile Almanya arasındaki tek yolu kontrol altında tutmak olarak görülmüştür. Son savaşını 1672 yılında yaşayan kasaba, Almanya sınırındaki savunma ağında hizmet vermeye devam etmiş ve 1851 yılında terk edilmiş ve köye dönüştürülmüştür. Bugün ise kasabada yaşayanların yanı sıra tarihi bir canlı müze olarak da kullanılmaktadır. 1960 yılında gerçekleştirilen bir restorasyon sayesinde kale 18. Yy. ortalarındaki haline geri getirilmiştir.

Sular altında kalmış hendekleri, sağlam savunmaları ve tarihi izlerini hala koruyan evleriyle geçmişin yaşayan bir örneği olan Bourtange, askeri izlerini de hala üzerinde taşımakta olup yaz ortalarında, uluslararası gönüllüler tarihi asker üniformalarıyla tekrar ortaya çıkar ve ziyaretçilere unutulmaz hatıralar yaşatmaktadırlar.
Surlar ve hendekler kasabanın karakteristik özelliklerinden sadece birkaç tanesi. Surlar üzerinde yürüyebilir ve etrafı kuşbakışı seyredebilirsiniz ve bunun yanında surların içerisinde ve çevresinde yer alan yeşil alanlar piknik yapmak, yürüyüş yapmak ve dinlenmek için harika bir ortam sağlamaktadır.
MİMARİSİ
Restore edilmiş tarihi evler, tipik olarak geleneksel Hollanda mimarisiyle inşa edilmiştir. Orta Çağ ve Rönesans dönemine ait mimari özellikleri taşıyan bu evler, dar sokaklar boyunca sıralanmıştır. Bu tarihi yapılar, rengarenk çiçeklerle süslenmiş bahçeler, ahşap detayları ve şirin avlularıyla adeta bir sanat eseri değerindedir. Bütün bunların yanı sıra kasabaya benzersiz bir karakter ve çekicilik katmışlar.


PEYZAJI
Kasabanın mimarisinin yanında peyzajının da dikkat çekici yanlarından bahsetmiştik. Konuyu biraz daha irdeleyecek olursak; peyzajda da dönemin etkilerini görmek mümkün. Kasabada kullanılan bitkiler hakkında detayları açıklayalım. Kasabada kullanılan önemli birkaç bitkiye örnek verecek olursak:
Şimşir (Buxus): Yaprak dökmeyen bir çalı türüdür. Çit, sınır ve topiary sanatı için kullanılmaktadır.
Gül: Kasaba da sıklıkla kullanılan bitkilerden birisi güldür. Özellikle bahçelerde ve sokak kenarlarında gözlemlenmektedir. Farklı renklerde kullanılan güller kasaba atmosferine romantik bir hava katmıştır.
Meyve Ağaçları: Kasaba çevresindeki doğal alanlarda sıklıkla meyve ağaçlarına rastlanmaktadır. Meyve ağaçları hem görsel şölen sağlarken hem de tarihi bir hissiyat vermektedir.
Sardunya: Renkli çiçekleri ve dayanıklılığıyla bilinen sardunyalar, pencere kenarlarında, balkonlarda ve sokak kenarlarında renkli bir görüntü oluştururlar.
Çim ve kısa boylu çalılar: Kasabanın sokaklarında, parklarında ve meydanlarında çim ve kısa boylu bitkiler tercih edilmiştir.
İncir (Ficus): Kasabada yer yer incir ağaçları görmek mümkün. Tarihi yapıların yanında kullanılan incir ağaçları geleneksel bir hissiyat verirken, meyve vermesi ise bölgeye özgü bir dokunuş sağlar.
Sarıçam (Pinus sylvestris): Turuncu-kahverengi kabuğu ve uzun iğne yaprakla sahip, dayanıklı bir çam türüdür. Kasabada peyzaj düzenlemesinde sıkça kullnaılmıştır.
Avrupa ladini (Picea abies): Yoğun, koyu yeşil yapraklara sahip iğne yapraklı bir ağaç türüdür. Zarif formlu ve mahremiyet sağlama yeteneği sebebiyle kullanılmıştır.
Ardıç türleri (Juniperus): Ardıçlar, çalılar, yer örtücüler ve dikey formlu ağaçlar gibi çeşitli formlarda bulunabilen geleneksel olan bu ağaçlar, göz alıcı yapraklara sahip olmasının yanı sıra dekoratif meyvelerde vermektedir.
Bütün bu bitkilerin yanı sıra ayrıca Japon akçaağaç (Acer palmatum), Manolya (Magnolia), Çobanpüskülü (Ilex), çeşitli mazı türlerini de kasabaının peyzajında görmek mümkün.
Bu bitkiler Bourtange kasabasının genel olarak bitki yelpazesini oluşturmaktadır. Ancak park ve bahçe düzenlemelerinde zaman zaman değişiklikler görülmektedir. Kasaba, her mevsim farklı bitki kombinasyonlarıyla ziyaretçilerine görsel şölen sağlamaktadır.
TURİZM AÇISINDAN


Kasabanın tarihi, konumu, mimarisi ve yer yer peyzajından bahsettiğimize göre eğer bölgeyi ziyaret edecek olursanız sizi neler karşılayacak birkaç detaydan daha bahsedip yazımızı sonlandıralım. Öncelikle otopark ve turist bilgi merkezinden başlayarak, hendekler üzerinden üç çekili köprüyü geçerek kasabaya ulaşabilirsiniz. Kasabanın kalbi olan Marktplein’den, taşla döşenmiş sokaklar her yöne doğru uzanır. Yıldız şeklindeki iç tahkimat birkaç dakika içinde yürüyerek geçilebilir. Sur duvarlarının içinde (üzerinde de yürüyebilirsiniz) beş köşeli bastiyonun sağladığı alanların iyi bir şekilde kullanıldığı tuğla evler bulunmaktadır. Marktplein: kafeler, küçük zanaat dükkanları ve ağaçların gölge sağladığı banklarıyla kasabayı keşfe çıkmak için iyi bir nokta diyebiliriz. Eski binalardan birkaç tanesi, müze girişinin bir parçası olan sergilere dönüştürülmüştür. “Terra Mora” ana sergiyi barındırır. Kaptan’ın Evi (The Captain’s House) 17. Ve 18. Yy’da Bourtange’de bulunmuş olan milislerin hayatını ve zamanlarını kapsamaktadır. Eski askerlerin konakladığı “De Barquen” (1742) ise kale yeniden inşa edilirken ortaya çıkarılan tarihi geçmişi sergilemektedir. Yeni barut deposu ziyaret edilebilir. Kasabanın Sinegogu (1842) Yahudi nüfusunun yaşamını ve zamanını gözler önüne serer ve bunun yanında Naziler tarafından ölüme götürülen 42 yerel kişiyi listeleyen bir plaka içermektedir.
Son olarak anlattıklarımla Bourtange’ın daha anlaşılır olabileceğine inandığım güzel bir video bırakıyorum.