Kentin Kumbarası “Yeşil Binalar”
  1. Anasayfa
  2. Kavramlar

Kentin Kumbarası “Yeşil Binalar”

0
Reklam Sponsoru

Çevre bilincinin insanlara daha çok aşılandığı şu günlerde sıkça duyduğumuz kelimelerden biri ‘Yeşil Binalar’. Şüphesiz ki ilk kez ‘Yeşil Bina’ kelimesini duyan kişiler yanılgıya düşüp duvarları bitkilerle kaplı bir bina düşüneceklerdir. Her ne kadar akla ilk gelen anlamında olmasa da yeşil kelimesinin kişide uyandırdığı benzerliğinden, çevreye dost bir yapı olduğunu söylemek hiçte yanlış olmaz. Peki’ Yeşil Bina’ olarak adlandırdığımız yapılar, nedir ve ne işe yarar? Yeşil binalar doğal kaynakların sorumsuzca tüketimini önlemek fikriyle ortaya çıkmıştır. Bu binalar doğal kaynakların bilinçli kullanılmasını ve yenilebilir enerji kaynaklarının kullanılmasını teşvik eder. Yeşil bina yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmiş, ihtiyacı kadar tüketen ve enerjiden tasarruf sağlayan, tamamen doğal malzemelerin kullanıldığı, çevre dostu binalardır. Yeşil binaların tamamen çevreye uyumlu olmasında; yer seçimi, tasarım, yapıda kullanılan malzeme ve atık malzemelerin yeniden kullanılabilirliği önemli rol oynar.
Küresel ısınma, iklim değişikliği ve etkileri her geçen gün yaşamı daha çok tehdit ediyor. Binalar, dünyada enerjinin üçte birini kullanmaktadır ve küresel ısınmaya sebep olan başlıca sera gazının yüzde 40 ‘ını oluşturmaktadır. Yeşil binalar; atık malzemelerin değerlendirilmesinde, enerji kullanımının en aza indirilmesinde, güneş enerjisi ve doğal ışıktan yararlanılmasında, izolasyon sistemi ile ısıtma-soğutma maliyetinin azaltılmasında önemli rol oynar ve yapım aşamasında doğal çevre tahribatını en aza indirir. Bu nedenle yeşil binalar, iklim değişikliğini önlemede en etkin çözümlerden biridir. Hem tüketim oranlarında düşüş, hem de kullanıcı sağlığına katkıları nedeniyle yeşil binalar tercih edilmelidir.
Yeşil binalarda malzemeler; yapıyı oluşturan taşıyıcı sistemler, cephe kaplama, yalıtım malzemeleri, boya, döşeme hatta mobilyada, enerji tasarrufu göz önüne alınarak seçilir. Malzemelerin planlama aşamasından, yıkımı dâhil yok oluşuna kadar, yani tam anlamıyla çevresel zararları en aza indirgenerek, gelecek kuşakları kaynak bakımından riske sokmayacak şekilde tasarlanır.

ABD verilerine göre yeşil binalar sayesinde
Toplam enerjinin % 39’u
Toplam su tüketiminin % 12’i
Toplam elektrik tüketiminin % 68
Karbondioksit emisyonlarının % 38 oranında düşüş olacağı saptanmıştır.

Dünyada yeşil binaları belli standartlar getirerek, performanslarını ölçerek sertifikalandıran bazı sertifika kurumları vardır. Başlıcaları ise LEED(Amerika) ve BREEAM(İngiltere)’dir. Türkiye’nin kendi adına bir sertifikası bulunmamakta, fakat LEED ve BREEAM sertifikaları uygulanmaktadır. ÇEDBİK Derneği kendi sertifikasını çıkarmak için çalışmalar yürütmektedir. Türkiye’de ilk yeşil bina; Redevco Erzurum Alışveriş Merkezi’dir ve BREEAM sertifikası almıştır. Bundan ayrı ülkemizde LEED sertifikalı 4 bina ve LEED sertifika sürecine girmiş 21 bina vardır. Bu sayının 2023’te 228 bin olacağı tahmin edilmekte ve bu sayede 25,5 milyon tasarruf edileceği düşünülmektedir.

Bu yazı da ilginizi çekebilir:  Babil'in Asma Bahçeleri

Anlaşılacağı gibi Yeşil Binalar tamamen kişilerin konforu ve çevrenin dostu olarak tasarlanmış ve bizlere daha iyi bir gelecek sunan yapılardır. Bu mimariler yeni nesil içinde göz ardı edilemeyecek kadar önemli bir niteliktedir. Bugün elimizde yeşil bina gibi bir imkân varken, doğayı yok etmeyi göze alıp yaşam alanlarımızı kısıtlıyoruz. Ne yazık ki kendi egomuz için dünya ekosunu yıpratıyoruz…

Merve ÜÇOK – Peyzaj Mimarı

Yeşil Mimari 2012-2013 yıllarında 4 sayı olarak Mehmet Emin DAŞ editörlüğünde çıkarılmış bir Peyzaj Mimarlığı dergisidir.

Yazarın Profili

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir