Hızlı Git
Nihayet bir yılı geride bıraktık, 2020’ye veda ettik. Elbette yeni yıla hepimiz iyi dileklerle, yeni umutlarla girdik. Fakat geride bıraktığımız yıldaki bazı olaylara bir bakış atmak, bunları unutmamak önümüzdeki yıllarda olabilecek kötü olayların önüne geçmemize ya da bu kötü olayların etkilerini azaltmamızda yardımcı olabilir. Bu yazımda 2020’nin temmuz ayında Mauritius kıyı şeridinde gerçekleşen ekosistem faciasından bahsetmek istiyorum.
Mauritius Neresidir?
Mauritius ya da resmî adıyla Mauritius Cumhuriyeti, Afrika kıtasına bağlı bir ada ülke konumunda olup Hint Okyanusu’nun güneybatı kısmında yer almaktadır. Güney kıyıları hariç bütün kıyıları sığ kayalıklar ve mercanlarla çevrilidir. Adanın en önemli geçim kaynakları balıkçılık, şeker ihracatı ve turizmdir. Ülkenin doğal güzellikleri, tropikal iklim, plajları ve yapılabilecek birçok aktivitenin yanı sıra etnik ve kültürel çeşitlilikleri de turistik hedef olarak belirlenmesinde önemli bir rol oynamaktadır.1 Nesli tükenen Dodo kuşu, egzotik Sega dansı, tropikal sahiller, enteresan görüntüye sahip 7 renkli toprakları, denizaltı şelalesi gibi en çok doğal özellikleriyle kıymetli olan bir yer.
Mauritius Adası’nda Ne Oldu?
Ne yazık ki kendine has bir ekolojik çeşitliliğe sahip olan ada, 25 Temmuz 2020’de bir felaketle karşılaştı. Bir Japon yük gemisi Mauritius’ta mercan resifinin üzerinden geçerken karaya oturdu ve yüzlerce ton petrol okyanusa yayıldı. Ülke, belki de tarihinin en kötü çevre felaketini yaşadı. Elbette ki bu durum buradaki ekosistemi de etkiledi. Petrol sızıntısından yalnızca 1 ay sonra sahilde 17 adet ölü yunus bulundu. Yunus dışında olay sonrasında bölgede çok sayıda ölü yengeç ve balık da tespit edildi ve ne yazık ki bunlar sızıntının yalnızca hemen ardından olan etkilerdi. Çevreciler ve halk, bu sızıntının etkisinin çok uzun süre devam edeceğini düşünmektedir.
Greenpeace Afrika ise bölgede devam eden kirlilik nedeniyle binlerce hayvan türünün risk altında olduğunu, bunun ülke ekonomisi, gıda güvenliği ve sağlık için tehdit oluşturabileceği konusunda uyardı.2
Doğal güzellikleriyle ve mercan resifleriyle ünlü olan ve dünyanın her yerinden bu güzellikleri için insan ağırlayan Mauritius bu felaketten ekolojik, ekonomik ve insan sağlığı bakımından son derece kötü bir şekilde etkilendi. Yerel halk da hasarı önlemek için içi saman doldurulmuş kumaş çuvallar, tayt ve saçtan yapılmış tüpleri kullandılar. Dalış merkezleri, balıkçılar ve diğerleri temizlik çalışmalarına katıldı, bazıları gönüllülere sandviçler dağıttı, konaklama sunan konukevleri ve saç bağışlayanlara indirim sunan kuaför salonları dikkat çekti.3 Çevre kirliliği ve koku nedeniyle bölgede okullar bir süre tatil edildi. Geçimini balıkçılıktan karşılayan ailelerin olası en kötü senaryoda geçim kaynaklarını önemli miktarda kaybetmesi durumunda ne yapacağı meçhul. Suya karışan petrolün şimdiden yunus ve diğer deniz canlılarını etkilediği kesin fakat tüm ekosisteme ve biyoçeşitliliğe olan etkisini tam olarak kestirmek mümkün değil.
Yaban hayatı çalışanları ve gönüllüleri, bölgeye yakın bir ada olan Ile aux Aigrettes’ten anakaraya onlarca yavru kaplumbağa ve nadir görülen bitkileri taşıdılar. 4
Greenpeace Afrika’nın iklim ve enerji yöneticisi Happy Khambule: “Blue Bay, Pointe d’Esny ve Mahebourg’un el değmemiş lagünlerinin etrafındaki binlerce tür, Mauritius’un ekonomisi, gıda güvenliği ve sağlığı için korkunç sonuçları olan bir kirlilik denizinde boğulma riski altında.” dedi.
Yaşanan bu petrol sızıntısının bölgede öngörülemeyecek ekolojik zararlarının olacağından bahsettik. Peki petrol sızıntıları neden bu kadar tehlikeli? Kısaca buna göz atalım.
Petrol Sızıntıları Neden Çevreye Çok Zararlı?
Petrol, binlerce hidrokarbon moleküllerinin birleşiminden oluşan bir karışımdır. Büyük oranda suda çözünemez ve sudan hafiftir. Denize karıştığı anda denizin durumuna göre yayılım gösterir. Öyle ki bir litre ham petrol denize döküldüğünde yarım futbol sahası büyüklüğünde bir alana kadar yayılabilir. Petrol denize karıştığı zaman suyla etkileşiminde bir dizi fiziksel ve kimyasal reaksiyon oluşur. Petrolün bir kısmı buharlaşır. Diğer kısmı ise emülsifikasyon, dağılma, oksidasyon, sedimentasyon ve çözülme sürecine maruz kalır. En sonunda ise denizde bulunan mikroorganizmalar bu petrolün bir kısmını parçalayabilir. Aslında petrolün denizden temizlenmesinde en geç ancak en etkili çözüm biyolojik parçalanmadır. Öte yandan doğaya etkisi düşünüldüğünde, kaza sonrasında meydana gelen aşırı bakteri çoğalması besin zincirini tahrip eder ve dengeyi bozar.5
Petrol sızıntılarını temizlemek çok zordur ve yağları temizleme işlemi de çevre üzerine ayrıyeten hasara neden olabilir.
Engelleyebilir miyiz?
Bunun gibi felaketler ne yazık ki yaşandıktan sonra telafisi olmayan ve ekolojiye geri dönülmez hasar bırakan olaylardır. Bölgede yaşayan çeşitli balıklar, mercanlar, yengeçler, yunuslar, su kuşları ve henüz etkilenip etkilenmediğini bilmediğimiz bir sürü canlı yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmaktadır. Eğer bunlar üzerinde durup bir düşünmezsek, ders almazsak ve en önemlisi bilinçlenip farkındalık kazanmazsak Mauritius Adası’ndaki gibi bu tür felaketler yaşanmaya devam edecek.
Peki bizler bir şeyler yapabilir miyiz? İşte burada bence kilit nokta ekolojinin hassas dengesini, doğal yaşamın önemini ve başka canlıların yaşam alanlarını iyi anlamaktır. Bunun farkındalığını kazanırsak çevreye ve çevre kazalarına yönelik önlemlerin yetkililerce alınması ve yasaların çıkarılmasında etkili olabiliriz. Ticaret, sanayi ve enerji üretimi faaliyetlerimizi çevreyi göz ardı etmeden yapılacak şekilde gözden geçirip kurallar getirebiliriz.
Suyu ‘doğal bir havuza’ benzetilen tropikal bir cennet: Mauritius, artık ne yazık ki petrolle kaplı ve belki yıllarca yüzülemeyecek durumda. Ve bizler ne yazık ki bu olay 2020’de kaldı deyip izlerini bir anda silemiyoruz.
KAYNAKÇA:
- https://tr.wikipedia.org/wiki/Mauritius
- https://turkish.aawsat.com/home/article/2471336/mauritiustaki-petrol-facias%C4%B1-ekosistemi-tehdit-ediyor-17-yunus-%C3%B6l%C3%BC-bulundu
- https://www.bbc.co.uk/newsround/53723524
- https://www.bbc.co.uk/newsround/53694321
- https://www.suhakki.org/2017/01/cevre-felaketleri-denizlerdeki-petrol-sizintisi/