Yerin Ruhu Kavramını Mekansallaştırmak
  1. Anasayfa
  2. Kavramlar

Yerin Ruhu Kavramını Mekansallaştırmak

Yer'de Biriken Toz

1
Reklam Sponsoru

Yerin Ruhu Kavramı

Kavramı oluşturan ve kavramı daha iyi algılamamızı sağlayan alt başlıklar bulunmaktadır. Bunlar; Yerin, mekanın kimliği, yere bağlılık ve yere işlevsel bağlılık. Bu kavramları kullanarak mekanı bir canlı gibi hissedeceğiz acaba tasarım yaparken mekanın istekleri, olanakları, kapasiteleri neler? yaptığımız tasarım her ne kadar kullanıcıyı memnun etmesi gerekiyorsa ev sahibini (mekan) de o denli memnun etmeli ve yıllarca kullanılabilmesine olanak sağlamalıdır. Çünkü iyi bir tasarım bunu gerektirir.

Yerin Ruhu Kavramını Mekanda Çözümlemek

Yerin ruhu kavramı, insan-mekan ilişkisinde sürecin tamamına değinmektedir. Antik Roma’da adını duymaya başladığımız kavram, bir mekanın tarihte yer aldığı değişimlerden, kültürel, fiziksel, sosyal donelerden etkilenen ve bir koruyucu ruhu bulunan alan algısı olarak açıklanmaya çalışılmış ve günümüze kadar adından söz ettirmeyi başarmıştır.

Mekanı sadece işlevsel-fiziksel özellikleri ile ele alma tasarımda bir noktadan sonra tıkanmaya yol açar. Bu özelliklerin yanında anlamsal özelliği değerlendirmek, mekanın geçmişini, tarihini, anılarını araştırmak ve bunları günümüzde de uygulayabilmek başarı anahtarımız olmalıdır. Bu durum aynı zamanda yer kimliği ile ilişkilidir, yaşanılan alanın kimliğini yansıtan mekanlarda hem alanın yerlilerini hem de dışarıdan gelen turistik kullanıcıların ilgisine, duygularına ve akıllarına hitap eder, akılda kalıcılığı arttırır. Görüldüğü üzere kavramın mekan üzerinde ki ilişkisi sosyal, ekonomik, tarihi, kültürel ve benzeri özelliklerin olumlu getirisi olarak yansımaktadır.

Yer Kimliği-Yere Bağlılık-Yere İşlevsel Bağlılık

Kavramı algılamamızı sağlayan bu alt başlıkları bir örnek üzerinde açıklayalım;

Mardin Ulu Camii

Yer Kimliği

Bu ilde yaşayan, tarihi, kültürü, yaşanmışlıkları ve ilin anılarına hakim olan bir bireyin kendini Mardinli hissetmesi, buradaki varlıkların kendinden bir parçaymış gibi benimsemesi, karakterini ve kişilik özelliklerini yansıtabilmesi, kendini rahat hissederek yaşayabilmesi, kendisinin bir yansıması ve genel olarak da kendi olabilmesi durumlarının tamamı ‘Yer Kimliği’ kavramını açıklayabilmemize yardımcı olan cümlelerdir. Burada yaşayan biri için yer kimliğinin ne kadar önemli bir unsur olduğunu belirtmiş olduk.

Yere Bağlılık

Bu algı ise artık kullanıcı üzerinde yerin, mekanın bağımlı bir durumda olduğu kavramdır. Kişi bu yer dışına çıktığı zaman burayı özler, Mardin’in olumsuz özelliklerini sıralayan kişiler ile tartışır, burada yaşamaktan gurur duyar, kendini güvende, rahat ve hayatının bir parçasıymış gibi benimseye başlar, bu yer sınırları dışına çıktığında nefes alamadığını hisseder. Bu ve bunun gibi cümlelerde kullanıcı üzerinde ‘Yere Bağlılık’ kavramı üzerinde bilinçlenmiş olduk

Yere İşlevsel Bağlılık

Yere işlevsel bağlılık, kullanıcı bulunduğu alanda bütün faaliyetlerini, işlevlerini rahatça gerçekleştirebildiği bir alan haline gelmiştir, bu sebeple hiç bir mekanı yaşadığı yer ile karşılaştırmaz, yaşayabileceği en iyi yer olarak burayı gözlemler, başka yerde oturmaktansa bu yerde oturmayı tercih eder.

Bu alt kavramların kullanıcı-alan üzerinde ilişkilerini irdelemiş olduk. Kullanıcıların yeri bir insanmış gibi nitelemeleri, bazı durumlarda ondan faydalanmaları, nefes alabileceği tek alan olarak görmeleri, tarihsel değişimlerin yer üzerinde ki etkileri ile insanı yaşlandıran zaman arasında ki ilişkinin uyumu, gerçekten de yerin bir ruhu olduğunu ona da canlıymış gibi davranmamız gerektiğini algılamış olduk.

Yer Duygusu

Bazı coğrafi bölgelerin bünyesinde barındırdığı bazılarının da ise bulunmayan bir durumdur. Genellikle kırsal bölgelerde geçmişten günümüze kadar olan ki süreçte değişime uğramamış, ya da zamanın oluşturduğu değişimlerden, nasibini almamış alanların sahip olabileceği durumdur. Yeri, diğer yerlerden özel kılan bir durumun oluşu, tarihten bize getirdiği hediye, kültürel simgenin devamlılığı, insanlar tarafından tutulan his ve algı olarak açıklanır. Yerin, kullanıcılar tarafından algılanabileceği farklı özelliklerin bulunuşu, insanların kafasında yer edinir, aidiyet duygusu ön plana çıkar ve kullanıcı burayı sık sık ziyaret etmek ister. Kullanıcı da bulunan bu bağlanma duygusu, Mekanın duygusunu oluşturur.

Bu yazı da ilginizi çekebilir:  Dış Mekan Mimari Uygulamalarda Merdiven Ve Rampalar

Tasarım Sürecinde Yerin Ruhu

Tasarıma başlarken alan için yaptığımız çeşitli araştırmalar, veriler, istatistikler, analizler gibi bir çok özellik aslında alanın fiziksel, işlevsel donelerini ortaya dökmemize yarar. Bu özellikler bizi, alanın günümüzde ki durumu hakkında bilgilendirir. Sınırlı bilgiye sahip olan tasarımcı bu bilgiler ışığında hareket etmesi alanın tarihini, kültürel anlamda tuttuğu yeri hiçe sayar ve doğal örgüyü bozuntuya uğratır.

Yerin ruhunu tasarıma aktarmak, geçmişte ki kullanıcılar için nasıl bir özelliğe sahip olduğunu bilmek ve bunlar üzerinden hareket etmek, sıradanlığı, monotonluğu kırarak, yerin ruhu derinliğini mekanda canlandırmak, doğru bir tasarım için ön koşuldur.

Yerin Ruhu
Boşluktaki Kilise

Yazı Kaynakları
Yazı Kaynağı
Öne Çıkarılmış Görsel
Mardin Ulu Camii Görsel
Sansoucci / Potsdam Görsel
Yer Duygusu Görsel
Boşluktaki Kilise Görsel

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorumlar (1)

  1. 25 Mart 2022

    Gerçekten keyifle okudum, başarılarınız daim olsun :))

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir