Dış Mekân Uygulamalarında Ahşap Kullanımı
  1. Anasayfa
  2. Peyzaj Mimarlığı

Dış Mekân Uygulamalarında Ahşap Kullanımı

0
Reklam Sponsoru

Görsel kalitesinin yüksek olması, geri dönüşümlü bir tasarım malzemesi olması, hem geleneksel hem de modern tasarımlara uygun olması ve dayanıklılığı ahşabı vazgeçilmez kılan özelliklerindendir.

Peyzaj uygulamaları birçok görsel öğesi bünyesinde barındıran dinamik tasarımlardır. Bu dinamik görsellik içinde farklı ham maddelerden elde edilmiş tasarım öğeleri yer almaktadır. Peyzaj tasarımlarının sunduğu görsel şölenin değişmez aktörlerinin başında ahşap yer almaktadır. Görsel kalitesinin yüksek olması, geri dönüşümlü bir tasarım malzemesi olması, hem geleneksel hem de modern tasarımlara uygun olması ve dayanıklılığı ahşabı vazgeçilmez kılan özelliklerindendir.

Ahşap dayanıklı bir malzeme olsa bile ihtiyaçları ve özellikleri göz ardı edilerek kullanımında sonuç hem ahşap için hem de tasarım için hüsran olacaktır. Tasarıma en uygun ahşap türünü seçmek için bazı koşulları göz önünde bulundurmamız gerekir. Ahşap türünün seçiminden önce hangi amaçla kullanılacağı, maruz kalacağı fiziksel etkenler, kullanım sıklığı, bakım isteği, maliyeti ve temin edilme koşulları hesaplanmalıdır.
Peyzaj uygulamalarında ahşap çeşitli amaçlarla kullanılmaktadır. En sık kullanım şekli zemin döşemesi, Pergola, Çit, Gazebo, bank gibi donatı elemanlarıdır. Dış mekân zemin döşemelerinde en çok Decking modüler sistem tercih edilmektedir. Decking modüler sistem; Teak, Merbau, Kestane ve Iroko gibi dış mekân uygulamalarına uygun emprenye edilmiş ahşabın istenilen ebatlarda kesilerek uygulama alanına monte edilmesidir. Decking malzemenin altına döşenen ızgara sayesinde suyun etkili ve hızlı bir şekilde ortamdan uzaklaştırılması sağlanır. Ülkemizde pergola, bank vb. gibi donatı elemanlarında en çok emprenye edilmiş çam ahşabı tercih edilmektedir.

Dış mekânda sık kullanılan ahşap türlerinin başında teak(tik) gelmektedir. Bilimsel adı Tectona grandis’tir ve anavatanı Endonazya – Burma’dır. Teak diğer türlere göre pahalı bir ahşaptır. Fakat dayanıklılığı, ısı ve nem farklarına uyumu, yıllandıkça güzelleşmesi, uzun ömürlü olması fiyatına rağmen çok fazla tercih edilen tür olmasını sağlamaktadır. Teak öz odunu koyu altın kahve, koyu altın sarı ve çikolata kahverengindedir. Aşırı derecede yoğun dokulu bir yapısı vardır. Bozulma, eğilme, şişmeye karşı koyan dayanıklı bir ahşaptır. Çürümeye, böceklere ve hastalıklara karşı dirençlidir. Her türlü hava koşuluna dayanabilir, ıslak yüzeylerde performansı çok yüksektir. Bu özelliklerinden dolayı dış mekân zemin döşemelerinde sıklıkla tercih edilir. Teak ahşabının sayılabilecek negatif özellikleri arasında iyi boyanmaması ve zor verniklenmesi sayılabilir.

Bu yazı da ilginizi çekebilir:  İlkbahar Ayları Bahçe Bakımı


Zemin döşemelerinde tercih edilen bir diğer tür Merbau’dur. Bilimsel ismi Intsia bujiga’dır ve pasifik adaları, Avustralya orjinlidir. Merbau taze kesildiğinde öz odunu portakal kahverengine doğrudur ancak zamanla rengi daha koyu kahveye veya kırmızımsı kahveye döner. En önemli özelliği diğer türlere göre ahşabının cilalı gibi parlak olmasıdır. Kuvvetli ve dayanıklı bir fiziksel yapısı vardır. Hastalıklara ve böceklere karşı yüksek direnç gösterir. Zımparalanarak cilalandığında parlak ve canlı bir renk alır. Peyzaj uygulamalarında en çok havuz gibi ıslak yüzeylerin çevresinde zemin döşeme elemanı olarak tercih edilir.


Irokodan elde edilen ahşap da ülkemizde deck uygulamalarında sıklıkla kullanılmaktadır. Iroko ağacı Afrika kökenli tropikal bir ağaç çeşididir. Bilimsel adı Chlorophora excelsa’ dır. İşlendikten sonra sarımsı beyaz iken oksijenle temasa geçtiğinde kahve veya çikolata kahverengine dönüşür. Iroko ahşapta renk tüm ürün yüzeyinde aynı tonda olup, üzerinde gözle görülebilir desenler yoktur. Zımparalanmaya ve cilalanmaya iyi cevap verir. Doğal çürümeye, kabuk altı böceklerine ve hastalıklara karşı yüksek direnç gösterir. Suya ve rutubete karşı uyumlu olması dış mekân zemin döşemelerinde tercih edilmesinin en önemli sebeplerindendir.

Kestane ağacından elde edilen ahşap birçok özelliği bir arada barındıran ve deck uygulamalarında sıklıkla tercih edilen bir türdür. Ülkemizde doğal olarak yetiştiği için temin edilebilirliği kolay ve fiyatı diğer türlere daha ekonomiktir. Odun rengi kirli sarı veya gri olur. Çürümeye yüksek direnç gösterir bunun yanında çok iyi boyanır ve verniklenir. Fakat kullanım sıklığının yüksek olduğu yerlerde leke tutabilir. Kokusuz bir ahşap malzemedir. Havuz kenarı ve dış alan zemin uygulamalarında tercih edilebileceği gibi köprü ve iskele ayağı olarak da sıklıkla tercih edilir.

Çam ağacından üretilen emprenye edilmiş ahşap dış mekân uygulamalarında zemin döşemesinde kullanılmaz. Peyzaj uygulamalarında çam ahşabını Pergola, Bank gibi donatı elemanlarında görürüz. Genellikle açık sarımsı beyazdan sarımsı kahverengiye doğru bir renk görünümü vardır. Çürümeye karşı yüksek dirençli değildir. Yeni kesildiğinde reçine kokusu olsa da kokusuz bir ahşaptır.

Bu yazı da ilginizi çekebilir:  Saksılı Bitkilerde Sulama


Tasarımın amacına ve mekâna göre en uygun ahşap türünü seçsek bile işimiz bitmemektedir. Dikkat edilmesi gereken bir diğer husus ahşap malzemede seçilen boya türüdür. Seçilen boyanın su buharını geçiren özelliğe sahip olması gerekmektedir. Eğer boya su buharını geçiren özelliğe sahip değilse kullandığımız ahşabın içinde neme sebep olur. Kurumayan nem; hastalıklara ve böceklenmeye neden olarak ahşabın kalitesini düşürür, ömrünü kısaltır ve gereksiz maddi yüke sebebiyet verir. Bu istenmeyen sonuçlardan kaçınmak için seçtiğimiz boya türünün ahşap için uygun olduğundan emin olmalıyız.

Boya seçimi tamamlandıktan sonra ahşap malzeme için hayati önem taşıyan bakım seçeneklerine karar vermemiz gerekir. Her kullanım için farklı bakım özellikleri gerekmektedir. Zemin döşemelerinde aşınmaya karşı koruyucular seçerken, ıslak yüzeylerde neme karşı, dış cephede güneş ışınlarına karşı koruyucular tercih etmemiz gerekir. Ahşap malzeme belirli periyotlarla bakıma ihtiyaç duyacaktır. Bu bakım görsel değeri arttıracağı gibi ahşabın ömrünü de uzatacaktır.

En fazla deformasyona ahşap zeminler maruz kalmaktadır. Güneş ışınlarına, yağmur kar gibi doğal klimatik etkenlere ve aktif yaya sirkülâsyonuna dayanıklılık göstermesi gerekir. Bu etkileri azaltmak için ahşap koruyucu yağlar geliştirilmiştir. Ahşap koruyucu yağları uygularken izleyeceğimiz ilk adım ahşaba zımpara (150- 180 no.) uygulanarak ham haline getirilmesidir. Tamirat gerektiren bölümler tamir edilir, geri döndürülemez bölümler değiştirilir. Tamirat işlemlerini tamamladıktan sonra böceklenme ve çürümeye karşı önlemler alınır. Üzerinde vernik veya boya bulunmayan ahşap malzeme sektörde satılan çeşitli ahşap temizleyiciler yardımıyla temizlenir. Temizleme işleminden sonra ahşap yağı ile bakım işlemi uygulanır. Yağlama işleminin uygulanacağı yüzey tamamen kuru ve temiz olmalıdır. Yağ bir fırça yardımıyla ahşaba sürülür. Fazla yağ pamuklu bir bez yardımıyla ahşaptan uzaklaştırılır. Yağ oksijen ile temas haline geçince sertleşir ve kurur. Yağ % 20 oranında ahşabın içine işler ve ahşabın doğal yapısını sağlamlaştırırken parlak bir renk kazandırır. Ön kuruma 4 saat içinde gerçekleşirken tamamıyla kurumanın sağlanması için min. 36 saatin geçmesi gerekir.  Yağmurlu ve çok sıcak günlerde uygulamanın yapılması tercih edilmez. Bu bakımın 1 veya 2 yılda bir tekrarlanması ahşabın sağlığı ve uzun ömürlü olması için faydalı olacaktır. Doğru ahşap, uygulama, koruma ve bakım ile istediğimiz görselliği ve sürekliliği yakalamak zor değil.

Bu yazı da ilginizi çekebilir:  Çin'de Alternatif Yürüyüş Yolu Tasarımı: Greenway


Bir tasarımcı her zaman kullandığı malzemeyi iyi seçmeli ve ömrünü uzatmak için elinden gelen çabayı sarf etmelidir. Bu duyarlılık hem tasarımın sürekliliğini sağlayacaktır hem de doğada en az iz bırakarak maksimum faydayı kazandıracaktır. Doğru seçimler ile kaliteli tasarımlar, kaliteli tasarımlar ile de daha yaşanılası bir dünyaya varacağımızı unutmayalım.
 
Kaynaklar:
www.orpaormanurunleri.com.tr
www.deck-decking.com
I.Ulusal Batı Karadeniz Ormancılık Kongresi Bildiriler Kitabı 2009

Ayşe BİLGİN

Yeşil Mimari 2012-2013 yıllarında 4 sayı olarak Mehmet Emin DAŞ editörlüğünde çıkarılmış bir Peyzaj Mimarlığı dergisidir.

Yazarın Profili

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir