Osmanlı İmparatorluğu döneminde peyzaj mimarlığı, özellikle saray ve köşk çevrelerinin düzenlenmesinde önemli bir rol oynamıştır. Osmanlı bahçe kültürü, İslam bahçelerinin geometrik düzenlemeleri ile Türk-İslam sanatının süslemelerini ve bitki örtüsünü bir araya getirerek kendine özgü bir üslup oluşturmuştur. Bu dönemde yapılan bahçeler, cennet anlayışını yansıtan simetrik düzenlemeler, havuzlar ve çeşmelerle süslenmiştir. Ayrıca, bahçelerde çeşitli meyve ağaçları, çiçekler ve süs bitkileri kullanılmıştır.

Cumhuriyet dönemi ile birlikte Türkiye’de peyzaj mimarlığı daha da önem kazanmıştır. 1923’te kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nde, şehir planlaması ve parklar konusunda daha büyük projelere imza atılmıştır. Cumhuriyetin ilk yıllarında Atatürk’ün öncülüğünde başlatılan batılılaşma süreci, peyzaj mimarlığında da Avrupa’daki örneklerin takip edilmesine yol açmıştır.
1950’li yıllarda, Türkiye’de peyzaj mimarlığı eğitiminin başlaması, bu alandaki profesyonelleşmeyi desteklemiştir. İstanbul Teknik Üniversitesi ve Ankara Üniversitesi bünyesinde kurulan peyzaj mimarlığı bölümleri, Türkiye’nin peyzaj mimarlarının yetişmesine ön ayak olmuştur.
Günümüzde Türkiye’de peyzaj mimarlığı, kentleşme ve doğa koruma bilincinin artmasıyla daha da önemli hale gelmiştir. Kentsel dönüşüm projelerinde, yeşil alanların ve rekreasyon alanlarının düzenlenmesi peyzaj mimarlarının sorumluluğu altındadır. Ayrıca, tarihi ve kültürel alanların korunarak gelecek nesillere aktarılması için yapılan restorasyon çalışmalarında da peyzaj mimarlarına önemli görevler düşmektedir.
Peyzaj mimarlığı, Türkiye’nin sosyal, ekonomik ve çevresel sürdürülebilirliğine katkıda bulunarak, kentlerin yaşam kalitesini artırmaya yönelik çalışmalar yürütmektedir. Özellikle iklim değişikliği ve su kaynaklarının yönetimi gibi küresel meselelerde peyzaj mimarlarının önemi giderek artmaktadır.
Bugün Türkiye’de peyzaj mimarları, doğal ve kültürel mirası koruyarak, şehirlerin yaşanabilirliğini ve estetiğini artırmaya yönelik projeler gerçekleştirmektedir. Bunun yanı sıra, kentsel dönüşüm süreçlerinde, yeşil alanların ve rekreasyon alanlarının planlanması ve düzenlenmesi, toplumun refahına ve çevre sağlığına katkıda bulunmaktadır.
Ayrıca, peyzaj mimarlığı, turizm alanında da önemli bir role sahiptir. Türkiye’nin tarihi ve doğal güzelliklerinin korunarak, turistik bölgelerde sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılması için peyzaj mimarları tarafından gerçekleştirilen projeler, ülkenin turizm sektöründeki başarısına katkı sağlamaktadır.
Son yıllarda, iklim değişikliği ve doğal kaynakların korunması gibi çevresel konuların ön plana çıkmasıyla, peyzaj mimarları daha fazla sorumluluk üstlenmektedir. Su tasarrufu sağlayan bitki türlerinin kullanılması, doğal yaşam alanlarının düzenlenmesi ve korunması, erozyon kontrolü ve rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının entegrasyonu gibi konularda peyzaj mimarlarının katkıları büyük önem taşımaktadır.

Günümüzde Türkiye’de peyzaj mimarlığı, kentsel yaşamın kalitesini artırmak, doğal ve kültürel mirası korumak ve çevresel sorunlara çözüm üretmek amacıyla önemli bir rol oynamaktadır. Gelecekte, bu alandaki çalışmaların daha da önem kazanacağı ve Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
Sonuç olarak, Osmanlı İmparatorluğu döneminden günümüze Türkiye’de peyzaj mimarlığı, tarihsel süreç içerisinde önemli bir gelişim göstermiştir. Özellikle Cumhuriyet dönemi ile birlikte modernleşme sürecinin başlaması ve peyzaj mimarlığı eğitiminin yaygınlaşması, bu alandaki uygulamaların daha bilinçli ve profesyonel hale gelmesini sağlamıştır.