Hızlı Git
Sürekli gelişen teknoloji, artan nüfus ve değişen çalışma koşulları içerisinde hepimiz, hayatlarımızın çoğu alanında farkında olarak ya da olmayarak değişiklikler ile karşılıyoruz. Özellikle salgın sürecinde, çalışma hayatımız ile ilgili üretilen alternatif çözümler ile kendimizi evlerden çalışırken ve hatta ihtiyaçlarımızı bile mümkün olduğunca evlerimizde karşılarken bulduk. Bundan yaklaşık üç yıl önce Precht Studio, şehirlerden uzaklaşarak kırsal bölgelere dönmemiz ve hayatta kalmamız için bir konut projesi tasarlamıştı. Kendi becerilerimizi tasarımın bize sundukları ile birleştirdiğimizde daha iyi bir yaşam kalitesi elde etmemizi amaçlayan Yin & Yang projesini ve doğa ile olan uyumunu hep birlikte inceleyelim.
Yin & Yang Evi
Precht Studio, 2017 yılında Almanya’nın kırsalında “Yin & Yang Evi” olarak adlandırdıkları 75 m2‘lik küçük bir konutun tasarımı ve sergisini gerçekleştirmiştir. Almanya’nın Edersee bölgesinin canlandırılması için gerçekleştirilen çalışmalardan biri olan Yin & Yang Evi, Almanya’nın Kassel şehrinde yer alan ve Documenta olarak adlandırılan bir çağdaş sanat sergisinde sergilenmiştir.
Tasarım Hedefleri
Chris Precht ve ekibinin gerçekleştirdiği çalışma, öncelikli olarak şehir hayatı ve toplumdan uzaklaşmak isteyen kişiler için doğa ile uyumlu bir yaşam alanı oluşturmak amacıyla tasarlanmıştır. Yin & Yang Evi’nin tasarımı ile sadece yerleştiği çevre ile değil aynı zamanda konut içerisindeki yaşam ve çalışma alanları arasında da uyumlu bir ilişki kurulmuştur. Bu ev, küçük bir aile için hem kendi ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri hem de doğanın canlılığını her gün deneyimleyebilecekleri konut tasarımlarına bir örnek olarak gösterilebilir. Kullanıcıların dikkatini özellikle gıda ve tarıma çeken tasarımcılar, insanları sürdürülebilir olmayan, endüstriyel tarımdan uzaklaştıracak ve kendi gıdalarını ekolojik bir şekilde üretmelerini sağlayacaktır.
“Kendi otlarınızı, sebzelerinizi ve meyvelerinizi yetiştirmek, gıda ile olan ilişkimizi değiştirir. Bahçemizde, bir şekilde günlük besinimizin mümkün olduğunca çoğunu yetiştirmeye çalışıyoruz. Sebzeler süpermarketlerde gördüğünüz sebzeler kadar mükemmel görünmeyebilir, ancak kesinlikle daha lezzetli ve daha besleyicidir. Ve en önemlisi, ne yediğinizi bilirsiniz ve kendi bahçenizden gelen ürünü ve sevgiyi tadarsınız. Gerçek yiyecek, kimliğinizin bir parçası haline gelir, tıpkı mimarinin yaptığı gibi. Her ikisini de uyumlu bir tasarımda birleştirmek, kırsaldaki küçük bir arsa için şiirsel bir görüntü sunar.”
Fei Tang, Precht Studio
Zamanla değişen ve çevresi ile uyumlu hale gelen konut tasarımı
Tasarım Bileşenleri
Yin ve Yang işaretinden esinlenilerek tasarlanan bu yapı da iki ayrı parçadan oluşmaktadır. Biri yaşamaya diğeri ise çalışmaya ayrılan bu iki mekân, iç içe geçerek bir bütün oluşturmuştur ve kişilere hayatımızın neredeyse tamamında yer edinen bu iki eylem arasında bir denge kurmalarını tavsiye eder niteliktedir.
Yin & Yang Evi tamamen doğa ile uyumlu olacak ve hatta doğayı taklit edecek şekilde tasarlanmıştır. Peyzajın devamının sağlandığı çatı bahçesi, zıt köşelerde yükselen iki tepe ve bir vadiyi oluşturan dağları temsil etmektedir. Yükselen çatılar ile konut için yağmur suyunun yönetimi hedeflenmiştir. Bu sistem, kuru günlerde tekrar kullanmak amacıyla suyun yönlendirilmesi ve yağmur suyunun toplanması fikri üzerine kuruludur. Değişen mevsimlere bağlı olarak, Yin & Yang Evi ve çatı bahçesi büyüyüp gelişecek böylece bir yaşam döngüsü içerisinde olan canlı bir mekanizma olarak karşımıza çıkacaktır.
Ayrıca, mimarların yapının çatısında kullanıcıların gıda ihtiyacını karşılamak için tasarladıkları çatı bahçesi ile sebze ve meyve yetiştirme olanağı sunmaktadır. Tasarımcıların çatı bahçeleri ile ilgili üzerinde durduğu diğer bir konu ise bu mekanların yazın meyve ve sebze bahçesi, kışın ise bir sera görevi görmesini sağlamak ve yılın tüm dönemlerinde aktif bir tasarım oluşturmaktır.
Doğa ve Duyular ile İlişkisi
Mevsimlere göre değişen silueti ve doğal malzeme seçenekleri ile dikkatlice planlanan bu konut tasarımı kullanıcıların tüm duyularına hitap etmektedir. Yin & Yang Evi, kullanılan doğal malzemeler dokunma duyusuna, çatıdaki bitkiler yaydıkları eşsiz kokular ile koklama duyusuna, kendilerine çektikleri arı veya kuşların sesleri ile işitme duyusuna, sundukları sebze ve meyveler ile tatma duyusuna ve tasarımın tamamı ile görme duyusuna hitap eder. Böylece insan ve mimari arasında sıkı bir bağ kurulur.
Evin zamanla değişimi ve çevresiyle uyum içindeki dönüşümü
Doğanın sahip olduğu sabır ve gelişim yeteneğini konut projesine adapte eden tasarımcılar, kendi kendine yeten bir yaşam seçeneğini sadece yaşam tarzı olarak değil aynı zamanda tasarım öğesi olarak da işlemişlerdir. Mevsimlerin değişmesi ile ilkbaharda canlı renklere, kışın ise kar beyazına bürünen bu evin farklı zaman dilimlerinde uğradığı dönüşümün ev sakinleri tarafından fiziksel olarak da hissedilmesi planlanmıştır.
“Mimarlar bir bina tasarladıklarında, doğaya ait olan bir alanı kullanırlar. Bizler de Yin&Yang Evi ile doğadan alınan bu alanı çatıda kullandığımız bitkilere geri vermeye çalışıyoruz. Aynı zamanda, ev sahiplerinin bağımsız olarak yaşamaları için bir bahçe sistemi sağlıyoruz.”
Christ Precht, Precht Studio
İç Mekân Tasarımı
Yin & Yang Evi’nin tasarımında kullanılan en önemli doğal malzeme olarak ahşap görülmektedir. Ev, çevredeki manzaranın izlenebileceği boydan boya planlanan geniş cam pencerelere sahip ahşap bir yapı etrafında inşa edilecek şekilde tasarlanmıştır. Tıpkı dış cephesi gibi evin iç mekanlarının büyük bir kısmı da ahşap panellerle kaplanmış ve yapıyı çatısında ve çevresinde yer alan yeşil alanla harmanlayacak şekilde tasarlanmıştır.
Ayrıca, evde iki adet yatak odası, açık mutfak ve yemek alanı, çalışma alanı, ortak bir banyo ve tek arabalık bir garaj bulunmaktadır. Yüksek tavanlı olan odaların üst katında ise yine bir yatak odası ile ek bir çalışma alanı bulunmakta ve çatı bahçesine erişim sağlanmaktadır.
Birbirleri ile bağlantılı yaşam ve çalışma alanları
Şehirlerin aşırı kalabalıklaştığı ve yeşil alanların yeteri gelmediği günümüz şartlarında Precht Studio, Yin & Yang Evi projesi ile mimarları, insanları kırsal bölgelerde yaşamaya yönlendirecek tasarımlar yapmaları konusunda cesaretlendirmektedir. Hayatta kalmamız için en önemli ihtiyaçlardan biri olan beslenmeye katkı sağlayarak ve insanların farklı duyularına hitap ederek mimari tasarımın inceliklerinin yanında kullanıcı ile duygusal bir bağı da oluşturulur. Böylece tasarım ekibi hem kullanıcı hem de doğa dostu bir proje ile bizlere değişen yaşam koşullarına karşı yeni fikirler sunar.
Precht Studio tarafından tasarlanmış bir diğer proje Soundwave’i burada bulabilirsiniz.
